Günlerin kısalmasıyla birlikte birçok insan kendini daha yorgun, isteksiz veya keyifsiz hissediyor.
Uzmanlara göre bu durum yalnızca “kış depresyonu” ya da “mevsim geçişi yorgunluğu” değil, aslında ciddi bir psikolojik rahatsızlık olan Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu (SAD) olabilir.

Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu, belirli mevsimlerde tekrarlayan bir depresyon türü olarak tanımlanıyor.
Genellikle sonbahar ve kış aylarında görülse de, bazı insanlarda yaz aylarında da ortaya çıkabiliyor.

Oxford Üniversitesi’nden Dr. Laurence Wainwright, durumu şöyle özetliyor:

“SAD, yalnızca ruh halinin düşmesi değil, depresyonun belirli bir biçimidir. Günlük yaşamı ve üretkenliği ciddi şekilde etkileyebilir.”

İngiltere’de yapılan araştırmalara göre, toplumun yaklaşık %1 ila %2’si bu rahatsızlığı yaşıyor.

Uzmanlar SAD’in temel nedenlerini şu şekilde açıklıyor:

  • Azalan güneş ışığı nedeniyle vücudun biyolojik saatinin (sirkadiyen ritim) bozulması,

  • Melatonin hormonunun artması, bu da yorgunluk ve uyku eğilimini artırıyor,

  • Serotonin seviyesinin düşmesi, yani mutluluk hormonunun azalması,

  • D vitamini eksikliği, özellikle kış aylarında sık görülüyor.

Bu faktörler birleştiğinde, kişinin ruh hali ve enerjisi ciddi oranda etkileniyor.

SAD yaşayan kişilerde genellikle şu belirtiler görülüyor:

  • Gün boyu süren yorgunluk ve isteksizlik,

  • Uyku düzeninde bozulma, sabahları uyanamama,

  • Aşırı iştah ve özellikle karbonhidrat tüketme isteği,

  • Kilo artışı veya hızlı ruh hali değişimleri,

  • Sosyal ortamlardan çekilme ve içe kapanma,

  • Odaklanma güçlüğü, düşük motivasyon ve özgüven kaybı.

Uzmanlar, bu belirtilerin birkaç hafta boyunca devam etmesi durumunda profesyonel destek alınmasını öneriyor.