Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkındaki hak ihlali kararına ilişkin Türkiye’nin itirazını reddetti. Böylece mahkemenin 8 Temmuz 2025 tarihli kararı kesinleşmiş oldu. 

AİHM, Demirtaş’ın tutuklu bulunmasının “kişisel özgürlük ve güvenlik hakkı” kapsamında ihlal oluşturduğu sonucuna varmıştı. Türkiye hükümetinin bu karara karşı yaptığı temyiz başvurusu, Avrupa mahkemesi tarafından hukuki gerekçe yetersizliği nedeniyle reddedildi.

Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı, kararın kesinleşmemesi için 8 Ekim 2025 tarihine kadar temyiz başvurusu yapmıştı. Ancak AİHM paneli, söz konusu başvuruyu değerlendirip reddedince, karar artık kesinlik kazandı. 

Kararın ardından Selahattin Demirtaş sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“AiHM kararı elbette önemlidir ve hukuken bağlayıcıdır. Ancak sadece bizim için değil, 86 milyon yurttaşımız için de kendi aramızdaki ‘kardeşlik hukuku’ her şeyden kıymetlidir…” 

• AİHM’in kararı kesinleşince, mahkemenin verdiği tahliye çağrısı daha bağlayıcı hâle geldi.

• Bu gelişme, Türkiye’nin uluslararası hukukta aldığı yükümlülüklerin uygulama boyutunda yeniden gündeme gelmesi anlamına geliyor.

• Hukuk uzmanlarına göre, devletin bu tür kararları dikkate alma kültürü ve uygulama mekanizması açısından bir dönüm noktası olabilir.