İklim Değişikliği Gebelikleri Daha Riskli Hale Getiriyor
Küresel ısınma yalnızca çevreyi değil; sağlık alanında en kırılgan durumlarda olanları da doğrudan etkiliyor. Yeni bir analiz, yüksek hava sıcaklıklarının ve ekstrem iklim koşullarının gebelik sürecindeki anne ve bebek sağlığını giderek daha fazla tehdit ettiğini ortaya koyuyor.
Araştırmalara göre, sıcaklık artışları özellikle şu sorunların görülme sıklığını yükseltiyor:
-
Anne adaylarında erken doğum riski artıyor.
-
Düşük doğum ağırlığı ya da prematüre doğum oranları yükseliyor.
-
Sıcak hava kaynaklı stresin, annenin kalp-solunum sistemini zorlaması, gebelik komplikasyonlarını tetikliyor.
Bu etkinin yalnızca sıcaklıkla değil; yüksek nem, hava kirliliği ve gece sıcaklıklarının düşmemesi gibi birleşik çevresel şartlarla da ilgili olduğu vurgulanıyor.
Uzmanlar, bu durumun “sessiz bir halk sağlığı krizi” haline gelmekte olduğunu söylüyor. Özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde altyapının sıcak hava koşullarına adapte olmaması, gebelik bakım hizmetlerinde zorluk yaratıyor. Bu altyapısal eksiklikler, anne‐bebek sağlığıyla ilgili eşitsizlikleri daha da derinleştiriyor.
Bu riski azaltmak için öne çıkan öneriler şöyle:
-
Sağlık sistemleri, sıcak hava uyarı sistemleri geliştirmeli ve gebe kadınlara yönelik özel önlemler sunmalı.
-
Klinik rehberler, iklim koşulları altında gebelik yönetimi konusunda güncellenmeli.
-
Anne adaylarına doğrudan verilen eğitim ve danışmanlık hizmetlerinde sıcaklık, nem ve uyku düzeni gibi çevresel faktörler de yer almalı.
-
Şehir planlaması ve altyapı çalışmalarında, gebe ve çocuk hassasiyetine odaklı iklim adaptasyonu dikkate alınmalı.

