728x90
Türkiye'nin Yaşam Rekortmeni Belli Oldu: Gümüşhane'de Uzun Ömrün Sırrı!

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), merakla beklenen "Hayat Tabloları" verilerini açıkladı. Türkiye genelinde yaşam beklentisi ortalaması incelendiğinde, zirveye yerleşen şehir 80.8 yıl ile Gümüşhane oldu. Büyükşehirlerde stres ve hava kirliliği yaşam kalitesini düşürürken, Gümüşhane'nin başarısı 'Organik Sofra''nın önemini bir kez daha kanıtladı.

Uzmanlara göre bu şampiyonluk tesadüf değil. Şehrin coğrafi yapısı ve yerel halkın yaşam alışkanlıkları, "uzun yaşamın formülünü" oluşturuyor. İşte Gümüşhane'yi zirveye taşıyan 3 temel faktör:

- Gümüşhane mutfağı, endüstriyel gıdalardan ziyade, doğrudan topraktan sofraya gelen ürünlere dayanıyor.

- Şehirde yoğun tüketilen ve C vitamini deposu olan kuşburnu, bağışıklık sistemini çelik gibi yapıyor.

- Rafine şeker yerine, dut pekmeziyle yapılan pestil ve köme gibi enerji verici ama doğal atıştırmalıklar tüketiliyor.

- Hayvansal gıdalar, kapalı tesislerden değil, yüksek rakımlı yaylalarda otlayan hayvanlardan elde ediliyor.

Sanayi kirliliğinden uzak olan şehir, Türkiye'nin en temiz havasına sahip bölgelerinden biri. Yüksek rakım, vücudun oksijen kullanım kapasitesini artırarak hücresel yenilenmeyi destekliyor. Ciğerlere dolan temiz hava, doğrudan kalp ve damar sağlığını koruyor. Metropollerdeki trafik kaosu, iş yetiştirme telaşı ve gürültü kirliliği Gümüşhane'de yerini sakinliğe bırakıyor. Stres hormonlarının (kortizol) düşük seviyede olması, yaşlanmayı geciktiren en önemli etkenlerden biri olarak gösteriliyor.

Gümüşhane sokaklarında 80 yaşın üzerindeki vatandaşlarla yapılan sohbetlerde ortak cevap şu oluyor: "Biz marketten paketli gıda almayız. Yoğurdumuzu kendimiz çalar, ekmeğimizi kendimiz yaparız. Stres yapacak vaktimiz yok, çünkü bahçeyle uğraşıyoruz."

Halk Sağlığı Uzmanları, TÜİK'in bu verisini şöyle yorumluyor:

"Gümüşhane örneği, genetik faktörler kadar çevresel faktörlerin de ömür üzerinde etkili olduğunu gösteriyor. Betonlaşmadan uzaklaşmak ve organik tarıma yönelmek, sadece bir tercih değil, sağlık için bir zorunluluk haline gelmiştir."